- Berthé A. GlamourGryffindor IV. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 393
Kayıt Tarihi : 24/04/12
Yaş : 29
Lakap : Glam.
Avlu
Ptsi Nis. 30, 2012 3:44 pm
Kızıllığıyla büyüleyen akşam güneşinin kırık açılarla yansıyarak buğulu bir hava yarattığı koridorda yürürken düşünebildiği tek şey ablasıydı. Zihnindeki tüm zayıflık ve kırgınlıklara rağmen kendini diğerlerinin yanında olağan durumunda göstermeye çalışsada yalnız kaldığı anlarda aklına hemen Chanel düşüyordu. Kötülük getiren anıları silmek gibi bir huyu oldugundan yalnız bir ay içerisinde beraber büyüdüğü ablasının varlığını yarım yamalak anılar bütünü haline getiren beynini sorgularken sütunların arasına geçip oturdu ve gün batımını seyretmeye koyuldu. Aydınlığıyla günün her saati başka bir tona bürünen ve eşsizliğiyle büyüleyen güneş,kalbi hırpalanmış Berthé'ye ilk kez bu kadar karamsar geliyordu.
Yaklaşık bir saattir şatonun en ıssız köşelerinde, en derin ve canını acıtan anılarına gidip kendini zorluyordu. Bunu yaptıkça daha güçlü ve acımasız olacağına inanmıştı. Zaten dışardan gösterdiği de buydu. Şimdi sadece gün ışığını görebilmek için işlek bir koridora çıkmıştı ancak ortalıkta kimse yoktu,nitekim içini aydınlatmasını beklediği gün ışığıda ruhunda anlayamadığı bir kuraklığa sebep oldu. İngiltere'nin nemli havasında,ağaçlarla dolu bir avluya bakan bir koridorda çölü yaşıyordu kız. Yazın sonundan beri yalnız kalmaya fırsatı olmamıştı,ablasının onda ne denli önemli olduğunu bilen aile üyeleri,yıllardır süregelen ilgisizliklerine rağmen onu anıları ve acılarıyla yalnız bırakmama lutfunda bulunmuşlardı. Ancak yaz geçtiğinde Berthé bu acı gerçeğin içinde çığ gibi büyüdüğünü anladı,ve karamsarlıkla bürünen ruhu beyninin yalnızlığa odaklandığı her saniye onu buluyordu. Her zaman yaptığı gibi derin bir nefes aldı,çelimsiz kollarını bedeninin üstünde kavuşturarak düşüncelerinin kendisini azat etmesini beklemeye koyuldu. Güneşe daldığı sırada avlunun karşısındaki koridorda ince bir sütunun ardından yanısıyan bir gölge gördü. Merakla ve istemsizce bedenini gölgenin sahibini görmek üzere ileri uzattı. Konumunu biraz değiştirdiğinde yıllardır aynı binada olmalarına rağmen pek iletişim kurmadığı Alixés'i gördü. Aralarındaki bu kopukluğun ikisininde kibrinden kaynaklandığı aşikardı. Ara sıra dikkatini çeken bu kızın kendisine benzediğini düşünürdü. Şu anki durumlarıda bunu kanıtlar nitelikteydi,ikisininde arkadaşlarıyla olmaları gerekirken boş bir koridorda sessizlikleriyle yüzleşiyorlardı. Berthé kızı gördüğü anda aklına yazım çalışmalarını geliştirmek ve okul etkinliklerinde yer almak için girdiği Fısıltılı Orenthia geldi. Şimdi karşısında habersizce izlemeye koyulduğu ve bu güçsüz halini görüp görmediğini merak ettiği bu kızın isminide listede görmüş,hatta ilk karşılaşmasında istemsizce yüzünü buruşturmuştu. Normalde asla yapmayacağını bilsede aklından gidip gazeteyle ilgili bir kaç şey konuşmak geldi. Etrafındaki onlarca arkadaşına rağmen yalnızlığını paylaşan bu kızla konuşmak istiyordu çünkü çaresiz ve zayıf bir anında etrafında belirmişti. Koridordan avlu kısmına geçerken adımlarını hızlandırdı,her zamanki kibirli ifadesini suratına yansıtmayı ihmal etmeden başını yukarı kaldırdı ve kıza doğru yürümeye koyuldu. Kendinden emin ayak seslerini farketmiş olacaktıki kızda hareketlenmeye başladı. Alixés'in yaslandığı sütuna geldiğinde yüzünde ki kendinden emin ifadeyi küçükte olsa bir tebessümle dahi bozmadan konuşmaya koyuldu. Ses tonunda taviz vermeyeceğini haykıran bir kararlılık ve soğukluk vardı. 'Selam.Şu gazete listesinde ismini gördüm,konuşmak istiyorum,tam olarak nasıl yapacağımız konusunda soru işaretleri var kafamda. Aynı işi beraber yürüteceksek kafandaki planları bilmeliyim değil mi?' Sözlerini bitirdiğinde kızda bıraktığı izlenimden emindi. Yine kendini vücudunun her zerresinden kibir damlar şekilde göstermeyi başarmıştı. İç dünyasında cam kırıklarını üzerinde dolaşan kız,dışına bunu tam tersi şekilde yansıtmayı başarabiliyordu,ve kırıklarını yapıştırmadan en güvendiği kişilere dahi bunu göstermeye niyeti yoktu. Ablası Avusturalya'da yaşamaya karar vermişti,Glamour'lar etrafındaki geniş kitleye bunu böyle yansıtmıştı,sevgili anneciğinin itibarını bozacak hiç bir skandalı gün yüzüne çıkarmaya niyeti yoktu. Ve her ne kadar annesiyle anlaşamasa da bir Glamour olarak seçkin duruşlarını bozmayacaktı. Tüm aile gibi onun içinde Chanel Glamour bir haindi. Alixés'in cevabını beklerken acelesi varmışçasına bir kaşını yukarı kaldırdı,her zamanki gibi inci dişlerini örten kıvrımlı dudaklarını büzüştürdü,gözleriyle etrafı taradı ve ardından karşısında kendi kadar kendinden emin duran kızı izlemeye koyuldu.
Yaklaşık bir saattir şatonun en ıssız köşelerinde, en derin ve canını acıtan anılarına gidip kendini zorluyordu. Bunu yaptıkça daha güçlü ve acımasız olacağına inanmıştı. Zaten dışardan gösterdiği de buydu. Şimdi sadece gün ışığını görebilmek için işlek bir koridora çıkmıştı ancak ortalıkta kimse yoktu,nitekim içini aydınlatmasını beklediği gün ışığıda ruhunda anlayamadığı bir kuraklığa sebep oldu. İngiltere'nin nemli havasında,ağaçlarla dolu bir avluya bakan bir koridorda çölü yaşıyordu kız. Yazın sonundan beri yalnız kalmaya fırsatı olmamıştı,ablasının onda ne denli önemli olduğunu bilen aile üyeleri,yıllardır süregelen ilgisizliklerine rağmen onu anıları ve acılarıyla yalnız bırakmama lutfunda bulunmuşlardı. Ancak yaz geçtiğinde Berthé bu acı gerçeğin içinde çığ gibi büyüdüğünü anladı,ve karamsarlıkla bürünen ruhu beyninin yalnızlığa odaklandığı her saniye onu buluyordu. Her zaman yaptığı gibi derin bir nefes aldı,çelimsiz kollarını bedeninin üstünde kavuşturarak düşüncelerinin kendisini azat etmesini beklemeye koyuldu. Güneşe daldığı sırada avlunun karşısındaki koridorda ince bir sütunun ardından yanısıyan bir gölge gördü. Merakla ve istemsizce bedenini gölgenin sahibini görmek üzere ileri uzattı. Konumunu biraz değiştirdiğinde yıllardır aynı binada olmalarına rağmen pek iletişim kurmadığı Alixés'i gördü. Aralarındaki bu kopukluğun ikisininde kibrinden kaynaklandığı aşikardı. Ara sıra dikkatini çeken bu kızın kendisine benzediğini düşünürdü. Şu anki durumlarıda bunu kanıtlar nitelikteydi,ikisininde arkadaşlarıyla olmaları gerekirken boş bir koridorda sessizlikleriyle yüzleşiyorlardı. Berthé kızı gördüğü anda aklına yazım çalışmalarını geliştirmek ve okul etkinliklerinde yer almak için girdiği Fısıltılı Orenthia geldi. Şimdi karşısında habersizce izlemeye koyulduğu ve bu güçsüz halini görüp görmediğini merak ettiği bu kızın isminide listede görmüş,hatta ilk karşılaşmasında istemsizce yüzünü buruşturmuştu. Normalde asla yapmayacağını bilsede aklından gidip gazeteyle ilgili bir kaç şey konuşmak geldi. Etrafındaki onlarca arkadaşına rağmen yalnızlığını paylaşan bu kızla konuşmak istiyordu çünkü çaresiz ve zayıf bir anında etrafında belirmişti. Koridordan avlu kısmına geçerken adımlarını hızlandırdı,her zamanki kibirli ifadesini suratına yansıtmayı ihmal etmeden başını yukarı kaldırdı ve kıza doğru yürümeye koyuldu. Kendinden emin ayak seslerini farketmiş olacaktıki kızda hareketlenmeye başladı. Alixés'in yaslandığı sütuna geldiğinde yüzünde ki kendinden emin ifadeyi küçükte olsa bir tebessümle dahi bozmadan konuşmaya koyuldu. Ses tonunda taviz vermeyeceğini haykıran bir kararlılık ve soğukluk vardı. 'Selam.Şu gazete listesinde ismini gördüm,konuşmak istiyorum,tam olarak nasıl yapacağımız konusunda soru işaretleri var kafamda. Aynı işi beraber yürüteceksek kafandaki planları bilmeliyim değil mi?' Sözlerini bitirdiğinde kızda bıraktığı izlenimden emindi. Yine kendini vücudunun her zerresinden kibir damlar şekilde göstermeyi başarmıştı. İç dünyasında cam kırıklarını üzerinde dolaşan kız,dışına bunu tam tersi şekilde yansıtmayı başarabiliyordu,ve kırıklarını yapıştırmadan en güvendiği kişilere dahi bunu göstermeye niyeti yoktu. Ablası Avusturalya'da yaşamaya karar vermişti,Glamour'lar etrafındaki geniş kitleye bunu böyle yansıtmıştı,sevgili anneciğinin itibarını bozacak hiç bir skandalı gün yüzüne çıkarmaya niyeti yoktu. Ve her ne kadar annesiyle anlaşamasa da bir Glamour olarak seçkin duruşlarını bozmayacaktı. Tüm aile gibi onun içinde Chanel Glamour bir haindi. Alixés'in cevabını beklerken acelesi varmışçasına bir kaşını yukarı kaldırdı,her zamanki gibi inci dişlerini örten kıvrımlı dudaklarını büzüştürdü,gözleriyle etrafı taradı ve ardından karşısında kendi kadar kendinden emin duran kızı izlemeye koyuldu.
- Alixés MarjolineGryffindor V. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 77
Kayıt Tarihi : 27/04/12
Yaş : 31
Nerden : Fransa
Lakap : Alix
Geri: Avlu
Ptsi Nis. 30, 2012 4:20 pm
Genç kız okulun ilk gününden beri pırıl pırıl parlayan yüzünde hüznü hiç göstermemişti etrafına. Bütün etrafındakilerle gülüp eğlendiği o günler daha önce hayal ettiği anlardı sadece. Bu yılın başında James'le yaşadıklarına hala inanamıyordu aslında. Hem daha öyle yeni olmuştu ki inanaması da normaldı. Yüzüne vuran akşam güneşiyle gezindiği koridorlar bile dar geliyordu ona. Aslında kendibi bahçeye, göle, dağlara atmak istiyordu. Çiçeklerin arasında koşmak, okyanus kıyısına vardığında tepenin üzerinden bütün gücüyle haykırmak istiyordu. James'i ne kadar sevdiğini, yaşadıklarını öylesine haykırmalıydı. Genede bu durumun zorluklarınında farkındaydı. Belkide bu yüzden akşam güneşinde süren yalnızlığı onu düşünmeye itmişti. Göğsünde birleştirdiği elleriyle koridorda sakince ilerliyordu. Sevinçten birkaç gündür dans eden etekleri şimdi durulmuştu. Yalnızca her adımında ileri geri süzülüyorlardı. Saçları iki yanına düşmüş dalgalarıyla serbest haldeydi. Aslında daha demin kurtulduğu kalabalık arkadaş grubu sebebiyle biraz fazla dağınıktı ama bunu umursamayacak kadar düşünceliydi genç cadı. Düşüncelerini toparlarken her şeyi çok ani yaşadığını fark ediyordu sırayla. İleride James'le olabilecek ufak bir tatsızlığa bile katlanamayacak haldeydi şu anda. Hem düşünmediği pek çok şey vardı. Sonuçta genç adam bir Potter'dı ve okulda herkes onun peşindeydi. Öyle göz önünde bir adamdıki elbette Alix'i fark edenler olacaktı ve bunlar olduğunda durum biraz karışacaktı. Belki kızlar onu kuyu kazan olarak göreceklerdi, Selfier kızları dalga geçecekt. Aslında Selfier'lere aldırmıyordu genç cadı. Sonuçta onlar hep onunla dalga geçiyorlardı. Şimdiyse bir sebepleri vardı ve bu sebep asla Alix'in canını yakamazdı. Bunun bilincindeydi ama ya James'i tavlamaya çalışan diğer kızların güzellikleriyle onu kendileri çekerse? Bunu düşününce içi burkuluyordu. Belki hiç elde edememek elde edip kaybetmekten daha iyiydi. Oysa bunun için artık çok geçti.
Düşüncelerini sabitleyemediği bu anlarda hep arkasından gelen bir ayak sesi olurdu. Genç kız bu sefer belkide hazırlıklı ayak sesine doğru döndü. Gelenin gene James olduğunu umuyordu ama karşısında bulduğu kızla biraz afalladı. Dördüncü sınıflarda olduğunu bildiği genç kadın bütün kibriyle Alix'e doğru ilerlerken ondan daha üstünmüş gibi bir hava takınıyordu. Alix aslında bundan çok nefret ederdi ama bir şey değip ortalığı tatsızlaştırmaya gerek görmediğinden kızın ne istediğine odaklandı. Açık kahve saçları ve ela gözleriyle sıradan bir kızdı aslında. Alix'den daha keskin yüz hatlarına sahip olduğundan ondan daha büyük durduğu aşikardı ama genç kız bunun olabileceğinin bilincinde üstelemedi. Önünde duran genç cadı gazete hakkında bir şeyleri tok sesiyle sıraladığında genç kızın duruşu biraz daha değişti. Göğsünde birleştirdiği ellerini açarak karşısında dikilen genç cadıya baktı. Cadının sözleri biraz emirmiş gibi bir kibre sahipti, tıpkı duruşu gibi. Bu durumda Alix'in hiç hoşuna gitmemişti. Gazete muhabbetini ilk ortaya atan ve editörlüğünü üstelenen olarak aslında sadece eğlencesine bunu yapıyorlardı. Genede böylesine ciddiye alan yada kibre sahip kişilerle pek eğlenemeyeceğinin farkında hafifçe öksürdü. Onun konuşmasını acelesi varmış gibi bekleyen karşısındaki genç kıza baktı. Sözcükleri kırıcı olmadna doğru seçtiğine emin olarak konuşmaya başladı. "Tabii ki, neyi merak ediyorsun acaba?" Konuşması bittiğinde meraklı gözlerini dikmişti şimdi kıza. Cevap bekleme sırası ondaydı ama çok konuşan biri olarka hiçbir zaman cevap bekleyemezdi. Bu yüzden hemen arkasından "Gerçi ilk gazete toplantısını ayarlayınca her şeyi açıklayacaktım ama..." sözcüklerini söylemeden edememişti. Böylece belki kız burada patron olmadığını bu yolla anlayabilirdi. Böylece davranışları biraz daha düzenlenirdi ve belki Alix kızı tanıyarak gerçekten gazetede eğlenmeye başlayabilirdi.
Düşüncelerini sabitleyemediği bu anlarda hep arkasından gelen bir ayak sesi olurdu. Genç kız bu sefer belkide hazırlıklı ayak sesine doğru döndü. Gelenin gene James olduğunu umuyordu ama karşısında bulduğu kızla biraz afalladı. Dördüncü sınıflarda olduğunu bildiği genç kadın bütün kibriyle Alix'e doğru ilerlerken ondan daha üstünmüş gibi bir hava takınıyordu. Alix aslında bundan çok nefret ederdi ama bir şey değip ortalığı tatsızlaştırmaya gerek görmediğinden kızın ne istediğine odaklandı. Açık kahve saçları ve ela gözleriyle sıradan bir kızdı aslında. Alix'den daha keskin yüz hatlarına sahip olduğundan ondan daha büyük durduğu aşikardı ama genç kız bunun olabileceğinin bilincinde üstelemedi. Önünde duran genç cadı gazete hakkında bir şeyleri tok sesiyle sıraladığında genç kızın duruşu biraz daha değişti. Göğsünde birleştirdiği ellerini açarak karşısında dikilen genç cadıya baktı. Cadının sözleri biraz emirmiş gibi bir kibre sahipti, tıpkı duruşu gibi. Bu durumda Alix'in hiç hoşuna gitmemişti. Gazete muhabbetini ilk ortaya atan ve editörlüğünü üstelenen olarak aslında sadece eğlencesine bunu yapıyorlardı. Genede böylesine ciddiye alan yada kibre sahip kişilerle pek eğlenemeyeceğinin farkında hafifçe öksürdü. Onun konuşmasını acelesi varmış gibi bekleyen karşısındaki genç kıza baktı. Sözcükleri kırıcı olmadna doğru seçtiğine emin olarak konuşmaya başladı. "Tabii ki, neyi merak ediyorsun acaba?" Konuşması bittiğinde meraklı gözlerini dikmişti şimdi kıza. Cevap bekleme sırası ondaydı ama çok konuşan biri olarka hiçbir zaman cevap bekleyemezdi. Bu yüzden hemen arkasından "Gerçi ilk gazete toplantısını ayarlayınca her şeyi açıklayacaktım ama..." sözcüklerini söylemeden edememişti. Böylece belki kız burada patron olmadığını bu yolla anlayabilirdi. Böylece davranışları biraz daha düzenlenirdi ve belki Alix kızı tanıyarak gerçekten gazetede eğlenmeye başlayabilirdi.
- Berthé A. GlamourGryffindor IV. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 393
Kayıt Tarihi : 24/04/12
Yaş : 29
Lakap : Glam.
Geri: Avlu
Ptsi Nis. 30, 2012 4:39 pm
Kısa süreli bir bekleyişin ardından karşısında kendisinietkilenmekten alıkoyamayacağı güzelliğiyle karşısında duran kız konuşmaya başladı. . Kız sözlerini tamamladığı anda içinde pişmanlık hisseden Berthé'nin kibri süzülüp gitti,belli ki henüz hiç tanımadığı bu kıza karşı fazla sert yaklaşmıştı hem kız kendisinden büyük olmasına rağmen Berthé üstünlük taslayan tavırlarla kıza yaklaşmış,Alixés yinede onu kibarlıkla karşılamıştı. Berthé zaten kendini insanlardan soyutlayan bir süreçteyken kendine düşman edinmemesi gerektiğini düşündü. Düşüncesini desteklercesine ifadesini yumuşattı,tam kıza naifçe cevap vermeye karar vermişti ki Alixés tekrar konuştu. Şimdiki sözlerinin altında uyarı niteliğinde bir ima sezdiysede buna neden olanın önyargılı tavrı olduğuna karar verdi,ve ılımlı bir tutumla konuşmaya başladı.Yinede doğuştan kazanılmış kibrini saklamak imkansızdı. ' Konu çok ilgimi çektiğinden bir an önce harekete geçmek istedim. Tam olarak nerede toplanacağımızı ve planlarımızı merak ediyorum. Ah! Adımı söylemeyi unuttum,doğru ya tanımıyor olabilirsin. Berthé.' Sözlerinin sonuna küçükte olsa bir tebessüm ekledi. Yeterince kırılgan olduğu şu sıralar aklını karıştıracak bir münakaşaya neden olmak hoş olmazdı. Nitekim bu ıssız anında onu yakaladığından olsa gerek,kızla garip bir bağ kurmuştu. Bir kaç adım atıp kızla karşı karşıya gelmelerini sağladı ve pek hoş bir izlenim bırakmayan kollarını vücudunun yanına sarkıttı.
- Alixés MarjolineGryffindor V. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 77
Kayıt Tarihi : 27/04/12
Yaş : 31
Nerden : Fransa
Lakap : Alix
Geri: Avlu
Salı Mayıs 01, 2012 1:07 pm
Genç cadı gözlerini kısmış karşısındaki bedeni izlerken az önceki kibrin gitmeye başladığını fark etti. Kendinden küçük olmasına rağmen gösterdiği tavırdan utanıyor olmalıydı karşısındaki cadı. Alix'de hatasını anlamış bu bedene artık tatlılıkla bakıyordu. Hatasını anlayan ve hemen düzeltmeye başlayan insanlara bayılırdı. Bu yüzden kıza karşı düşünceleri kısa sürede değişmeye başlamıştı. Şimdi daha tatlı bir tavır edinmiş genç kızın daha deminkinden güzel göründüğünü düşünüyordu. Bukle bukle inan açık kahverengi saçlarının ortasında bulunan yüzüne odakladı gözlerini. Ela gözler Alix'e parıldıyordu artık. Genç kızda kendisine yakın hissetmiş olacaktı ki böyle davranmaya başlamıştı. Bütün bu değişimine uygun olarak daha demin kibirli çıkan sesi şimdi daha insancıl bir tınıya sahipti. Sözcükleri yerlerine tam otururken kendini tanıdan genç cadıya büyük bir gülümsemeyle baktı Alix. Tek elini uzattığında genç cadıda uzatmıştı. Cadının elini çok sıkmadan aşağı yukarı oynatırken "Ben de Alixés, ama Alix diyebilirsin. Memnun oldum." diyerek karşılık vermişti. Hemen ardından ayırdıkları elini sarı saçlarına götürerek saçlarını geride toplamıştı. Siyah bir tokayı saçlarının arasına geçirip topladığında ela gözlerini karşısındaki gözlere dikti. Gülümsemesini bir saniye silmeden birkaç adım gerileyerek merdivenlere oturdu. Düşünceli bir tavır takınmasının ardından "Aslında bilemiyorum. Sanırım boş sınıflardan biri uygun olur." şeklinde düşüncelerini belirtti. Ellerini dizlerinin üstüne koyarak oynamaya başladığında kızdan bir cevap yada fikri varsa fikrini bekliyordu. Genede çok kontrolsüz görünmek istemediğinden pek bir şey sormuyordu. Böyle büyük bir işe ilk defa kalkışmıştı genç kız ve altından kalkması gerektiğinin bilincinde davranıyordu. Genede son bir haftadır James'le başı dönmüştü. Bu yüzden aslında kendine de kızıyordu.
- Berthé A. GlamourGryffindor IV. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 393
Kayıt Tarihi : 24/04/12
Yaş : 29
Lakap : Glam.
Geri: Avlu
Salı Mayıs 01, 2012 5:33 pm
Büyük bir gülümsemenin beraberinde gelen el sıkışma seramonisinin ardından Alixés,istediği tabirle Alix. sözlerini bitirdiğinde, Berthé karşısındaki kızın azımsanıcak biri olduğundan çok,arkadaş olunabilecek bir insan olduğunu düşünüyordu. Gazete listesini gördüğünde yaşadığı hayalkırıklığını yerini heyecan ve sevince bırakıyordu. Bir süre daha taviz vermemeyi düşünsenede sözlerine bunu yansıtamadı. 'Bana da Glam diye seslenirler,soyadımdan dolayı.' Sözlerinin ardından bu tabiri umursamadığını belirtircesine başını omzuna doğru büktü ve kaşlarını yukarı kaldırdı. Ardından devam etti. 'Boş sınıf iyi olur tabii ancak şu olay popüler olursa gözden uzak olmamız gerekecektir. Belki bir oda talep ederiz. Tabi şimdilik bunlar için erken ama ben derim ki kimliğimizi çok açık etmeyelim. Sonuçta ilgi çekecek bir şey yazacaksak en önde kimlikler üzerinde yoğunlaşmalıyız ki bu onların hoşuna gitmeyecektir.' 'en önde kimlikler' kısmını özenle bastırmıştı. Zira bu konuda tüm üyelerin objektif olması gerekirdi,en yakın arkadaşları bile işin içinde olacaktı. 'Aslına bakarsan sabırsızlanıyorum. Selfierlerin çaresiz köpürmelerini görmek eğlenceli olacak,eh arada diğer binalarda yanacak ama olsun.' Konuşmasının ardından bir kahkaha koyverdi. Sohbetleri iyice samimi bir hal alıyordu. Dilini hafifçe dudakları etrafında gezdirdi ve bakışlarını kısa bir süre tavana yöneltip tekrar kıza döndü.
- Alixés MarjolineGryffindor V. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 77
Kayıt Tarihi : 27/04/12
Yaş : 31
Nerden : Fransa
Lakap : Alix
Geri: Avlu
Çarş. Mayıs 02, 2012 10:30 am
Karşısındaki kızın gittikçe kendini bıraktığını gören Alix büyük bir mutluluk duyuyordu. Gazetede Selfier'lerin de olduğunun farkındaydı ve Leondier'li birileriyle iyi geçinmeliydi ki sözünü biraz olsun geçirebilsin. Çünkü diğer türlü eğlence için başladığı bu iş başına bela açacaktı. Şimdiyse Berthé denen kızın gazetede oluşu hoşuna gitmişti. Gözlerini tatlı tatlı kıza diktiğinde kız fikirlerini sıralamıştı ve Alix'in bu çok hoşuna gitmişti. Aslında doğru söylüyordu Selfierlerin özellikle Malfoy'un üzerine gelmesini kesinlikle istemezdi. Zaten James'le olan yakınlığı yüzünden dikkat çekeceği aşikardı. Bir de bu işe gazete olayı girerse başı ciddi belaya girerdi. Bunun bilincinde onaylarcasına başını salladı. Hemen sonra Malfoy'un suratını göreceği yansımadı hoşuna giderek kıkırdadı. Genede bu durum kafasına bir anda dank etti. Malfoy gibi James'de bu gazeteye haber olacaklardandı ve Selfier'ler hiç acımayacaktı. Bunun bilincinde karşısındaki kıza döndü, dudaklarını ıslatarak konuşmaya başladı. "Selfier'ler de gazetede ve hiç acımayacaklardır. Bence biz de acımamalıyız. Bu yüzden kimliğimizin görünmemesi gerçektende iyi olabilir." Fikirlerini böylesine rahat belirttiğine biraz inanamıyordu ama umursamıyordu. Sonuçta haklıydı ve karşısındaki kız bir Leondier olarak onu anlayacaktı. Çünkü hepsi Selfier'in ne kadar iki yüzlü oynadığını artık öğrenmişti. Bu durumda hepsinin canını sıkıyor olmalıydı.
- Berthé A. GlamourGryffindor IV. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 393
Kayıt Tarihi : 24/04/12
Yaş : 29
Lakap : Glam.
Geri: Avlu
Çarş. Mayıs 02, 2012 4:14 pm
Alımlı kızın sözlerinin ardından yüzüne yerleştirdiği memnuniyet dolu ifadeyle Alix'in fikirlerine katılmasından mutluluk duyduğunu gösterdi. Bu gazete işi ona göre fazlasıyla heyecanlıydı. İçinde duyduğu endişe,adrenalin hormonunu körüklüyor,ona bu sıkıntılı zamanlarında kafasını dağıtabileceği bir uğraş edindiriyordu.Omzunda asılı çantası,içinde bulunan kalın ders kitaplarının ağırlığıyla omzunda baskı oluşturmuş ve kendisini hayli sıkıntıya sokmuştu. Doğuştan gelen zarifliğiyle çantayı yavaşça sütunları birleştiren kalın bölmeye koydu. Ardından uzun süredir aynı yerde durmaktan yorulan bedenini ellerinden destek alarak çantasının yanına yerleştirdi. İçindeki masumane endişeyi küçük oflamalarla dışa vurdu ve konuşmaya başladı. ' Bu iş bize biraz sıkıntı verecek gibi gözüksede fazlasıyla eğlenceli.Bir an önce şu toplantıyı tertiplemelisin. Şu sıra hayli yoğun olan düşüncelerimi hızla başka bir konuya odaklamalıyım.' Alix'in genç büyücünün sıkkın ruh halini çoktan farketmiş olacağını bildiğinden durumunu rahatça belirtmekten kaçınmadı. Nitekim kendide fazlasıyla düşünceli görünen Alix karşısında pek iç açıcı bir modda durmuyordu. Çantasına uzanıp sabah dersliklere gitmeden önce uğradığı ön bahçeden kopardığı iki al elmayı aldı ve birini sohbete koyulduğu kıza uzattı. Yüzünde tıpkı koruduğu,sevdiği kişilere yansıttığı sevimli gülümsemesi vardı.
- Alixés MarjolineGryffindor V. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 77
Kayıt Tarihi : 27/04/12
Yaş : 31
Nerden : Fransa
Lakap : Alix
Geri: Avlu
Perş. Mayıs 03, 2012 10:09 am
Kızın memnuniyet dolu ifadesini görünce iyi bir şeyler yaptığımı düşünmüştü genç cadı. Gözlerini büyük bir gülümsemeyle açtığında karşısında duran kızın düşünceli tavırları ilk defa dikkatini çekmişti. Kendisi öylesine düşünceler içine dalmıştı ki başka birini pek göremiyor olmalıydı. Şimdiyse kızla kurguğu kısacık iletişimden bile bunu anlayabiliyordu. Sanki karşısında duran genç cadı ona bir anda kendini açmıştı. Alix bunu başkasına yaparsa ne kadar tehlikeli olabileceğini biliyordu ama kendisi asla öyle bir şey yapmayacağından bu duruma sevinmişti. Gözleri konuşan kızın çehresinde gezinirlen elinde olmadan gülümsemesi biraz daha aralandı. Kızın uzattığı elmayı alarak bir ısırık aldı. İlk lokmasını ağzından kısa bir süre çiğnemesinin ardından konuşmaya başladı. "Sanırım baya sıkıntılı bir dönemden geçiyorsun. Gerçekten hepimizin dikkatini başka şeylere vermesi gerekiyor bazen." Kızı destekleyen bu konuşmasının aralarındaki duvarı biraz daha yıkacağını düşünüyordu. Elinde çevirdiği elmadna bir ısırık daha alarak kızın sözlerini beklemeye koyuldu. Derin korkularını belkide bu elmanın her lokmasında biraz daha bastırıyordu. James onu seviyordu ve bunu kimse engelleyemezdi.
- Berthé A. GlamourGryffindor IV. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 393
Kayıt Tarihi : 24/04/12
Yaş : 29
Lakap : Glam.
Geri: Avlu
Cuma Mayıs 04, 2012 11:03 am
Karşısında duran genç kız,Berthé'nin oldukça kapalı bir biçimde verdiği mesajı gayet iyi anlamış,dönütünü dolaysızca yansıtmıştı.Berthé bu durumunun alalade ortalığa dökülecek kadar aşikar olmasını asla istememişti. Kimse ama kimse tarafından. Şimdiye dek kimseyle paylaşmadığı bu çok özel durumunu sade bir başlık altında da olsa niçin söylemişti? Bozguna uğratılmışlığının verdiği sıkıntı ve şokla gözlerini aniden başka bir tarafa yönlendirdi. Bir kaç ısırık aldığı elma boğazında kalmışçasına yutkundu. Ancak asıl sindirmeye çalıştığı kendisinin bile açık edemediği durumuydu; 'sıkıntılı bir dönem' geçiriyordu. Konuyu başka yerlere çevirmek için söyleyeceği sözleri aklında saliseler içerisinde tamamladı. Gözlerindeki korkunun yerine yüksek çabalarla naif bir tebessüm getirdi. Ancak yüzünü tekrar kıza çevirdiğinde farkettiği Alix'inde zor bir dönem geçirdiğiydi. Buraya geldiğinden beri içinde olan bu şüphesi an itibariyle kesinliğe dönmüştü. Ancak ikisini de rahatsız edeceğini düşündüren bu konuyu irdelememeye karar verdi. "Ah.Sormayı unuttum,Quidditch seçmelerine katılacak mısın? Yani böyle bi hevesin var mı hiç bilmiyorum tabii." Endişelerinin ses tınısına yansımamasını umarak gözlerini kırptı.
- Alixés MarjolineGryffindor V. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 77
Kayıt Tarihi : 27/04/12
Yaş : 31
Nerden : Fransa
Lakap : Alix
Geri: Avlu
Çarş. Mayıs 09, 2012 8:51 pm
Genç kız kulağına çalınan soruyla birlikte bir anda gülümsemesini silmişti. Quidditch'e ilgisi olmasını bırak korkuyordu uçmaktan. Gözlerini yumdu bir süre. Gözünün önüne gelen havadaki manzarayla gerilimi artmıştı o an. İlk uçuş dersiydi ve süpürgeye oturup havalandığında o an düşeceğine emindi. Oysa düşmemişti. Süpürgeye öyle bir yapışmıştı ki onu almaya gelen profesör zar zor ellerini ayırabilmişti genç kızın. Diğer arkadaşları tabii ki onunla durmadan dalga geçmişlerdi. O dönemin Slytherin'leri olayı bir ay konuşmuştu. Genç kızda bir daha süpürgeye binmemeye yemin etmiş gibiydi. Daha sonraları bir arkadaşıyla çok havalanmadan binmişti ama nafile. Kesinlikle bir daha süpğürgeye yaklaşamıyordu. Bu yüzden bırak seçmelere katılmayı süpürgeyi görmeye bile tahammülü yoktu. Belki oyunları bile izlemeyecekti. Hem böylece arkadaşları için hop oturup hop zıplamak zorunda kalmazdı. Genede genç kız şu an bunları düşünmesi yerine karşısında duran cadıya cevap vermesi gerektiğini anlayarak konuştu. "Hayır. Aslında pek sevmem Quidditch'i." Anlayışlı bir ifadeyle gülümsedi ve bir anda ders saatinin geldiğini anlayınca toparlandı. Çantasını omzuna taktığında gözleri yeniden onu izleyen kıza döndü. Tatlı gülümsemesini hiç eksiltmeden son sözlerini söyledi. "Benim gitmem gerekiyor, dersim var. Ben işleri halledince haber veririm. Memnun oldum gerçekten." Sözlerin hemen ardından gülümseyerek başını salladı birkez daha. Sonunda yapacak başka bir şey bulamayınca adımlarını hızlandırdı. Gözlerini koridorun sonuna dikti ve derse yetişmek adına hızını gittikçe arttırdı.
SON
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz