The Aeralith & Ophrys

Paz Nis. 15, 2012 11:57 am

;; The Aeralıth
Arma: Uçmakta olan bir kartalın boynuna sarılmış bir yılan.
Renkler: Gümüş & Lacivert.
Motto: Veritas vos liberabit.

Aeralith soyadı ilk defa 1692 yılında, Salem Cadı Mahkemeleri’nin sihirsel soyluların lehine sonuçlanması amacıyla İngiltere’den gönderilen bir grup cadı ve büyücünün arasında geçiyor. Kayıtlara göre ikiz oldukları anlaşılan Orpheus, Otherius ve diğerleri 150 mahkûmdan çoğunu kurtarabilmiş olmalarına karşın 29’u günahkâr atfedilip öldürülüyorlar. Bu olayın üzerinden birkaç sene geçtikten sonra Orpheus gizlice Amerika’ya gidiyor ve mahkemenin yakınındaki 8 evi ateşe vererek toplamda 29 sihirsel soysuzun ölümüne sebep oluyor, ancak ona göre bu rakam yeterli değil; zira mugglelar oradaki cadı ve büyücülerin üzerinde bir soykırım uygulama amacıyla o mahkemeleri kurmuşlardı. Şüpheleri üstüne çekecek tüm kanıtları ustaca gizledikten sonra İngiltere’ye dönüyor ve bu sefer orada ufak bir katliam planı hazırlamaya başlıyor, ancak Büyüceşûra Hâkimi olan Otherius kardeşinin bu planlarını ve daha önce yaptıklarını ortaya çıkararak onu tutukluyor. İkiz kardeşinin Azkaban’a gönderilmesi kararını kendi veriyor, ancak Orpheus oraya götürülmeden önce çevresindekilere onunla görüşmek istediğini söylüyor ve bu kısa vedada kardeşinin eline içinde zehir bulunan ufak bir şişe veriyor. Bir Aeralith zamanından önce ölecekse, ölümü soyuna yaraşır şekilde gerçekleşmelidir. Bu olayın hemen ardından Orpheus Aeralith’in büyük oğlunun amcasını öldürmesi de adalet arayışlarının soylarına yaraşır bir ölümle son bulmasını istemelerinden kaynaklanıyor. Bu olaydan sonra iki ailenin arası oldukça açılıyor tabii.

Tarihsel süreçte Orpheus’ın soyundan gelenler safkan statülerini korumaya özen gösteriyorlar, hatta Voldemort döneminde mugglelara karşı yapılan saldırılarda ailenin büyük bölümü görev alıyor. Karanlık Lordun ölümünün ardından birkaç kişi dışında aile adını temize çıkarmayı başarıyor. Rüzgâr yön değiştirdiğinde, De Vries saldırıları başladığında, ise Bakanlık tarafında yer alıyorlar, Büyüce Dünya’yı soysuzlardan ayırmaya kararlılar. Otherius’ın soyundan gelenler içinse durum biraz farklı. Aile üyelerinin pek çoğu safkan statülerini korumuş olmalarına karşın bir bölümü sihirsel soysuzlarla karışıyor. Otherius’ın Aeralithleri Voldemort döneminde mugglelara yapılanları haksız bulduklarından psişiklerin güçlenmesine yardım ediyorlar.

Orpheus ve Otherius soyundan gelen bireyler her ne kadar farklı yönlere gitmiş olsalar da pek çok kişisel özellikleri ortak; bilgiye ve adalete karşı duydukları tutku gibi. Aristokrat kökenlerini devam ettirmede ısrarcı olan ailenin tüm bireyleri sihirsel öğrenimlerine başlamadan önce sıkı bir eğitimden geçiyor. Bunun dışında, bu iki atanın torunları arasında süregelen bir anlaşmazlık söz konusu, ancak dışarıdan bir etki söz konusu olduğunda atanın önemi kalmıyor ve soyu taşıyanlar birbirilerini savunuyorlar.

Aileye katılmak için;
Ad-Soyad:
Akrabalık Derecesi:
Soy: (Orpheus/Otherius)
Karakter hakkında bilgi:

Orpheus'ın Torunları;
- Ophrys Aeralith (Areth & Japhette Aeralith çiftinin kızı.)
- Zoey Aeralith (Uzaktan kuzen; baba tarafı.)
-
-

Otherius'ın Torunları;
- Vanity Jacinth Aeralith (Sylvius & Melvira Aeralith çiftinin kızı.)
-
-
-

;; Ophrys Aeralith
Aeralithlere mensup Areth & Japhette çiftinin sahip olduğu iki çocuktan biri ve soyadı taşıyan diğer herkes gibi Hogwarts'a başlayana dek evde bir aristokrata yaraşır şekilde eğitildi. Oldukça sakin ve nazik olan kızımız pek az konuşur, zira dinlemek en büyük tutkusu olan bilgiye ulaşmada önemli bir adımdır ona göre. Bilgi tutkusu gerek yetiştiriliş tarzından, gerekse zamanının çoğunu malikânelerindeki kütüphanede geçiren ebeveynlerini örnek alışından gelmektedir. Bitkilere karşı garip bir tutkusu vardır ki bu da çocukluğunun büyük bölümünü annesinin seradaki bitkilerle ilgilenişini izleyerek geçirmesiyle rahatlıkla açıklanabilir. Adalet tutkusu ise neo-pagan inancına bağlı olan ailesinin ona aşıladığı öğretilerden gelmektedir. Oldukça zekidir, bu sebeple belki de, adalet kavramını kimi zaman pek çoğundan farklı bir şekilde yorumlayabilmektedir.

Ophrys aynı zamanda bir görücü ama yeteneğinin henüz farkında değil, çünkü alışılanın dışında bir şekilde bu yeteneği o uyurken ortaya çıkıyor. Rüyada gibi bir anda uyanıp eline geçirdiği ilk şeyin üzerine kehaneti karalıyor ve sabah uyandığında bunu yaptığını hatırlamıyor. İşin ilginç kısmı el yazısının da değişiyor olması, o sebeple senelerce kendisinin sapığın biri tarafından izlenerek kontrol edildiğini düşünerek geçiriyor. İlk parşömeni ikinci sınıfa giderken buluyor, Orenthia'ya başladığı sene aldığı ancak birkaç gündür kayıp olan fındık faresi Micoah ile ilgili olan not, fareyi Yasak Orman'ın girişindeki kayın ağacının altında bulabileceğini söylüyor. Kız oraya gittiğinde hayvanının leşiyle karşılaşıyor falan. Daha sonra bu notlar kimi zaman seyrekleşerek, kimi zaman sıklaşarak devam ediyor. Kızımız bu paradoksu çözmeye kararlı, bu sebeple arada paranoyaklaşabiliyor.

Özel olarak aradığım birkaç şey var aslında, onun dışında her türlü kurguyla gelebilirsiniz. Şimdi;
;; Çok zeki birkaç insan, öyle ki Ophrys bir şekilde yatakhaneye notların onlar tarafından bırakıldığına ve onlar tarafından izleniyor olduğuna dair paranoya yapacak belirli sürelerde. Buraya iki ya da üç kişi yetecektir.
;; Fazla konuşmayan kızımız ağzını açtığında genellikle soru sorar, sorularıyla çıldırtabileceği birkaç kişiyi de buraya alabiliriz sanıyorum.
;; Onun dışında aileye gelseniz, uzaktan falan kuzen olsak çok hoş olabilir aslında.

Paz Nis. 15, 2012 12:09 pm

Aileye katılmak için;
Ad-Soyad: Zoey Aeralith
Akrabalık Derecesi: Uzaktan kuzen işte.
Soy: (Orpheus/Otherius) Orpheus
Karakter hakkında bilgi: Komik bir kız, eğlenmeyi çok iyi bilir. Aslında adaletli yapısıyla filan bir Mercier'di. Son yılına kadar okumuştur ve notlarıda gayet iyidir. Çünkü aslında zeki bir hatundur da. Anlaşamadığı pek tip yoktur. Genelde her türlü muzurluğu o bulduğu için herkes onunla maceraya atılmayı sever. Melezler konusunda diğerleri gibi düşünmemektedir. Onlarında güçleri vardır, öyleyse neden birlikte yaşamak bu kadar dert olsun ki? Ayrıca her büyücünün iyi olmadığı gibi her melezin de kötü olamayacağının farkındadır. Küçüklüğünden beri hayal gücü çok gelişmiştir. Ailesi safkandır ve bir kasabada yaşarlar. Aslında ailesi baya bir güce tutkundur, bu yüzden kızımız çocukluğundan beri eğitim almıştır. Genede şaka büyüleri dışında pek büyü kullanmayı sevmez. Ailesiyle başı derttedir ve okuldan kaçmasının ardından iyice kötü olmuşlardır. Şu anda parasını çektiği değişik fotoğrafları satarak kazanmaktadır. vs. vs. vs...
* Şöyle düşündüm uzaktan kuzen olabilir, işte ailem Orpheus'un melezlerden nefret etme özelliğini filan almıştır. Onun üzerine babam biraz sıyırmıştır ve benide güçle büyütmüştür filan. Zaten annemde karanlık bir cadıdır. Sonra bizim kız daha fazla dayanamayıp kaçıyor zaten. Böyle bir şey olabilir. Uzaktan kuzen oluruz, seninle iyi anlaşırız filan. Ben senin konuşkan halin gibi bir şeyim zaten anladığım kadarıyla. Hoş olabilir, ortak kurgumuzu daha da derinleştiririz konuşarak sonradan. Olursa soyadımı değiştiririm.

Paz Nis. 15, 2012 12:47 pm

Tamamdır o zaman, ekleyeyim. Kurguyu da konuşalım, hihi. Ophrys muhtemelen senin hayalci yapına gıpta edecek, fotoğraflarına hayranlık duyacaktır. Birlikte oturup saatlerce hayal kurmuş olabilirler senin de Orenthia'da olduğun zamanlar. *-*

Paz Nis. 15, 2012 12:50 pm

Süper olur. Zoey oturup saatlerce hayallerini anlatabilir zaten. Çok yakın arkadaş olurlar filan arada hep seni görmeye gelir. Hatta o sürelerde Orenthia'yı gene birbirine katar eğlendirir seni filan. Güzel olur.

Paz Nis. 15, 2012 1:00 pm

Çok iyi olur. Hatta çok yakın olduklarından şu parşömen muhabbetinde bir ara senden şüphelenmiştir, ama çaktırmamıştır, zira onunla ilgili bu kadar çok şey bilen sadece sen varsındır. Bu yüzden bir süre o parşömenleri kafasına o kadar takmaz, fakat sen gittikten sonra onlar gelmeye devam edince iyice tırsar. Ehe *-*