Eslina, Seth, Lisbeth, Diojen.

*27 yıl önce Girit’te, Muggle bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir.
*Henüz bir yaşındayken Girit’te meydana gelen küçük çaplı bir çocuk felci salgınında kendisinden dört yaş büyük ablasıyla beraber hastalığa yakalanmıştır.
*Girit’te yeterli tedavi imkanlarının olmaması nedeniyle ablasıyla beraber İngiltere’de bir kliniğe gönderilmiştir.
*Yaş farkları olduğu için farklı koğuşlara yerleştirilmiş ve bundan sonra hastaneyle ilişikleri kesilene dek –yaklaşık beş yıl boyunca- neredeyse hiç görmemişlerdir.
*Gözünü kendi yaşıtları arasında, hastanede açtığı için uzun yıllar ‘dışarısı’ kavramının ne olduğunu bilmemiştir ve yine aynı nedenle hastaneden başka bir dünya olmadığını sanmıştır uzunca bir süre.
*Etrafındaki herkes kendisiyle yaşıt olduğundan çocukların hiç büyümediği sanrısına kapılmıştır.
*Yalnızlık kavramını yaşamının ilk yıllarında tüm gerçekliğiyle yaşamıştır.
*Öğrendiği ilk dil İngilizce’dir. Bu yüzden sonraki yıllarda ailesiyle iletişim kurmakta zorlanmıştır.
*Hastane kokularına alıştığından ve doktorlara hayranlık duyduğundan biraz daha büyüdüğünde onlar gibi olmak istediğine karar verir.
*Zaman zaman dışarıdan gelen ziyaretçiler arasında annesi de vardır. Fakat Diogenis ‘anne’ kavramını bilmemektedir. Onun için sadece güzel giyinen, güzel kokan ve aksanı bozuk bir kadındır ziyaretçisi. Biraz da endişeli olduğunu düşünür kadının, çünkü hep kendisini tanıyıp tanımadığıyla ilgili kaygılı sorular sormaktadır.
*Beş-altı yaşına geldiğinde etrafında tuhaf şeyler olmaya başlar. Büyü emareleri göstermeye başlamıştır fakat hastanedeki onlarca hasta çocuk arasında kimse bu ufak tefek belirtileri dikkate almaz, Diogenis bile.
*Ve o altı yaşına geldiğinde ‘güzel kokan kadın’ ve hiç görmediği bir adam gelip ablasıyla Diogenis’i hastaneden alırlar. İngiltere’de, hastaneden yeterince uzak bir eve yerleşirler. Fakat Diogenis için oldukça büyük kavram kargaşaları başlamıştır. Yunanca bilmediği için anne ve babasıyla ilişki kuramaz, tavırlarını, aksanlarını, yaşamlarını yadırgar. Gerçek yaşamla ilgili onlarca soru birikir zihninde, çünkü altı yıl boyunca hayatında hastaneden başka bir yer olmamıştır. Anne ve baba kimdir? Neden varlar? Her çocuk hastanede mi büyür?
*Dört yıl sonra soruları yavaş yavaş azalmışken, fakat dış dünyaya hala tam olarak alışamamışken bir mektup gelir eve. Adını hiç duymadığı bir okuldan, baş döndürücü bir teklif getirmiştir. Ailesi şaşkınlıkla mektubu okuduktan sonra bunun bir şaka olduğuna karar vermişken gelen ikinci bir mektup ve bir temsilci aileyi ikna eder. Diogenis için yeniden uyum sağlaması gereken bir dünyanın kapıları açılmıştır.
Hogwarts bir şekilde hastaneyi hatırlatmaktadır ona. Yeniden yaşıtlarının arasında, kurallarla yaşamaktadır. Hastaneden ayrıldıktan sonra ilk defa kendisini evinde hisseder. Büyüdüğü düzene benzer bir ortamda yaşamaktadır yeniden. Hogwarts, hayatında özel bir yere sahiptir.
*Hogwarts’da karakterindeki yanlışları yavaş yavaş düzeltir ve doktor olamayacağını ama şifacı olması için hiçbir engel olmadığını fark eder. Başarılı bir eğitim hayatından sonra hayaline ulaşmıştır nihayet.
*Yetiştiği ortam ve geçmişi nedeniyle ikili ilişkilerde hiçbir zaman başarılı olamadı. İnsanlara sosyal anlamda yaklaşmayı beceremiyor hala. Bir sürü başarısız aşkı ve kötü biten arkadaşlığı oldu ama hiçbirisinde amacı insanları kırmak ya da birilerini üzmek değildi. Ayrıldığı çoğu kişi de onun hakkında kötü düşünmüyor zaten. *Son ilişkisi evlilikle bitti. Fakat evlendiği kadın evlendikten sonra Diojen'e aşık olmadığını fark etti. Diojen zaten pek de ilişki uzmanı sayılmaz. Bu iki unsur birleşince evlilikleri yalnızca iki yıl sürebildi. Fakat evliliğin bu defa bir getirisi vardı. Çocukları olmuştu ve hayalleri olan kadın, çocuğu Diojen'e bırakarak evi terk etti. Şu an 'baba' sıfatıyla hareket etmeye çabalıyor.