Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
+3
Celestia Myska
Obelia Aedon
Petre Piedmon
7 posters
- Petre PiedmonSlytherin V. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 209
Kayıt Tarihi : 08/04/12
Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
Paz Nis. 08, 2012 12:24 pm
- Kod:
[size=10]Karakter adı:
Yetenek ile ilgili örnek rpg:
Bu yeteneği isteme nedeniniz:
Zihinbendar/Zihinfendar:
[/size]
Zihinbendar Açıklama: Zihnini, zihinfendarlara karşı kapamaktır. Bir çeşit savunma türüdür. Sadece yetişkinler bu yeteneğe sahip olabilir.
Zihinfendar Açıklama: Karşınızdaki kişinin beynine girmeyi, onun gibi hissetmeyi ve onun anılarını görmenize yarar. Sadece yetişkinler bu yeteneğe sahip olabilir.
- Obelia Aedon
- Mesaj Sayısı : 78
Kayıt Tarihi : 07/04/12
Geri: Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
Paz Nis. 08, 2012 1:57 pm
Karakter adı: Obelia Aedon
Yetenek ile ilgili örnek rpg:
Zihinbendar/Zihinfendar: Zihinfendar.
Yetenek ile ilgili örnek rpg:
- Spoiler:
- Bir kaç cümle ile açıklasak sorun olmaz sanırım.
***
Dersi anlatmaya devam etmekteydi. Zihnine koyduğu bariyerleri kaldırarak öğrencilerin dersten sıkılıp, sıkılmadıklarını duymak istiyordu. Herkes eğleniyor gibiydi. Bir tek kişi dışında. En arka, köşede tek başına oturan V. sınıf Slytherin öğrencisi, Obelia'nın kalçalarının ne kadar yuvarlak ve güzel olduğunu düşünmekteydi. Bu profesörü sinirlendi ve sert adımlarla çocuğun yanına ilerledi. 'Seni küçük şeytan. Hemen sınıfımı terk et. Biz burada ders işliyoruz.' Öğrenci sınıftan başı yukarıda bir şekilde çıkarken sınıfın ortasına tekrar dönen Obelia'nın topuk sesleri büyük sınıfın içinde yankılanmaya devam ediyordu. 'Dersimize devam edelim.'
Zihinbendar/Zihinfendar: Zihinfendar.
- Petre PiedmonSlytherin V. Sınıf
- Mesaj Sayısı : 209
Kayıt Tarihi : 08/04/12
Geri: Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
Paz Nis. 08, 2012 4:04 pm
Örnek rpg'niz yeterli görülmediğinden başvurunuz reddedilmiştir.
- Celestia MyskaSihir Bakanı Asistanı
- Mesaj Sayısı : 48
Kayıt Tarihi : 17/04/12
Yaş : 31
Nerden : İrlanda
Lakap : Tia
Geri: Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
Çarş. Nis. 18, 2012 4:01 pm
Karakter adı: Celestia Myska
Yetenek ile ilgili örnek rpg:
Yetenek ile ilgili örnek rpg:
- Spoiler:
- Londra'daki Sihir Bakanlığı'nın içi daima soğuk olurdu. Çoğu büyücü bunun taş bloklarla kurulduğunu bildiklerinden olduğunu sanırdı. Oysa soğuk koridorda yürüyen genç kadın bunun sebebinin insanlara ciddiyet katmak için olduğu hissine çoktan kapılmıştı. Ceketinin önünü birkez daha çekiştirerek düzeltti, topuklu ayakkabılarını siyah cam bloklara düzenli aralıkla bastırarak ilerliyordu. Tek elinde tuttuğu siyah çantası her adımda öne ve geriye doğru sıçrıyordu. Uzun süredir büyücü kesimine gelmemişti. Okul bittiğinde ailesinin yanına döndüğü için kendini biraz suçlu hissediyordu. Genede kendi hayatını kazanmaya artık başlamalıydı. Büyüler konusunda kendini tahmin ettiğinden bile fazla geliştirmişti. Şimdiyse Sihir Bakanlığı'nda oldukça yüksek bir rütbe için İngiltere'ye geri dönmüştü. Elinde olmadan heyecanlanan beyni genede alışık olduğu kontrolüü hiçbir zaman kaybetmiyordu. Her zamanki gibi geçtikleri alanı gözleriyle taradığında en ufak bir delik bile hafızasına yer ediyordu. Sonunda beklediği ahşap kapıya ulaşmıştı. Elini sakince uzattığı tokmak onu beklemeden dönerek açıldı. Kapı kendiliğinden gerilerken içerideki adam gülümseyerek ona yaklaştı. Tek eliyle içeriyi göstererek genç kadını davet etti. Tia ciddi gülümsemesini yüzünden hiç silmeden masanın önündeki sandalyeye oturdu. Çantasını sandalyenin yanına bırakmıştı. Bacak bacak üstüne atarken kısa eteğini eliyle düzeltti. Genede bunda pek başarılı olamamış olacaktı ki ona dönen adam bir süre gözlerini genç kadının bacaklarında gezdirdi.
"Bayan Myska, geçmişinizi inceledim. Gerçekten harkulade olduğunu itiraf etmek gerek."
"Teşekkür ederim efendim."
"Lütfen bu bir övgü değildi. Gördüğüm kadarıyla Zihinbendar'mışsınız. Denememin..."
Genç kadın başını anlayışla sallayarak adamı onayladığında karşısındaki adam asasını çıkartmıştı bile. Uzun ve hafif bükük olan asa oldukça güçlü duruyordu. Antik bir ağaçtan yapılmışa benziyordu. Genç kadın gri-mavi gözlerini asanın ucuna doğrulttuğunda adamın derinden gelen sesini işitti. O sırada başına giren ufak bir ağrıyla adamı beyninde hissetti. İlk düşündüğü şey olan bakanlık taşlarını gören adam daha derine inmek adına asasını bir kere salladı, ama genç cadı gözlerini sabit bir noktaya odaklayarak beynine hakim olmayı sürdürdü. Başında artan ağrıyla birlikte adamın daha derinlere dalmak istediğini hissediyordu. Genede kontrolünü kaybetmesi için daha çok denemesi gerekecek gibiydi. Güçlü bir adamdı, genede son bir yılda Tia'nın çalışmaları oldukça başarılı olmuştu. Başındaki ağrıya rağmen dayanmayı çok iyi biliyordu. Zaten bir muggle hastalığı olan migreni olduğundan baş ağrılarına alışık biri olduğu söylenebilirdi. Bu yüzden yüzündeki gülümseme artarken adam asasını son kez sallayarak büyüsünü çekti. Beğenmiş olacaktı ki gözleri Tia'nın üzerinde umutla parlıyordu. Genç kadınsa işi aldığının bilincinde İngiltere'ye yerleşmek için nereden ev tutması gerektiğini düşünmeye çoktan başlamıştı.
Bu yeteneği isteme nedeniniz: Karakterimin işi gereği ve fotografik hafızası olduğundan gördüğünü unutmamaktadır. Dolayısıyla bakanın asistanıyken çok değerli bilgileri beyninde bulundurabilir. Bunları korumalı. Hem bilgileri kolaylıkla elinden alabilecekleri bir bakan asistanı olmayacağını düşünüyorum.
Zihinbendar/Zihinfendar: Zihinbendar
Zihinbendar/Zihinfendar: Zihinbendar
- Vladimir VyacheslavYönetici, Konsey Başkanı
- Mesaj Sayısı : 281
Kayıt Tarihi : 06/04/12
Geri: Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
Çarş. Nis. 18, 2012 4:30 pm
Onaylandı. ^^
- Attila QinghaiSt. Mungo IV. Kat Çalışanı, De Vries
- Mesaj Sayısı : 564
Kayıt Tarihi : 24/04/12
Nerden : Sincan Uygur Özerk Bölgesinden
Geri: Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
Perş. Mayıs 03, 2012 5:52 pm
Karakter adı: Attila Qinghai
Bu yeteneği isteme nedeniniz: Karakterimin De Vries bilgilendirmesi ve bu konuda zihnini saklaması için -zira kendisine saldırı olmaması için buna mecbur- bu büyüyü öğrenmeye kasması gerekmiştir. Etraftakilerle ilgili bilgi almak için Zihinefend, zihnine girebilecek biri için Zihinbend öğrenmeye çalışmıştır.
Zihinbendar/Zihinfendar: İkisi de olabilir. İkisi birden olmazsa hangisi daha uygun olur diye kararsız kaldım. Zihinbend olması daha güvenli olur gibi ama o da kendini koruması dışında işe yaramaz. (Kitapta bana bunlar birbirine bağımlı gibi gelmişti oysa bir şey kaçırmadıysam, zira Harry Zihinbend öğrenmeye çalıştığı esnada Zihinefend ile kopya çekiyordu sınavda) Ama burası rp, gene de olmaz diyorsanız birini seçmeyi size bırakıyorum.
Bu yeteneği isteme nedeniniz: Karakterimin De Vries bilgilendirmesi ve bu konuda zihnini saklaması için -zira kendisine saldırı olmaması için buna mecbur- bu büyüyü öğrenmeye kasması gerekmiştir. Etraftakilerle ilgili bilgi almak için Zihinefend, zihnine girebilecek biri için Zihinbend öğrenmeye çalışmıştır.
Zihinbendar/Zihinfendar: İkisi de olabilir. İkisi birden olmazsa hangisi daha uygun olur diye kararsız kaldım. Zihinbend olması daha güvenli olur gibi ama o da kendini koruması dışında işe yaramaz. (Kitapta bana bunlar birbirine bağımlı gibi gelmişti oysa bir şey kaçırmadıysam, zira Harry Zihinbend öğrenmeye çalıştığı esnada Zihinefend ile kopya çekiyordu sınavda) Ama burası rp, gene de olmaz diyorsanız birini seçmeyi size bırakıyorum.
- Yetenek ile ilgili örnek rpg: Ne olur ne olmaz ikisini birden işleyeceğim.:
Bir anı, kimsenin göremeyeceği güzellikte olsun. Yunan kadınlar tüm güzellikleri ile khitonlarını da üzerine alarak gelsin ve sunsun sana gereken kurbanı. Bu kurban bir çiçek olsun yeter, zaten bir Tanrı değil, sadece ormanın sihirli bir yaratığısın. Bir Tanrı olmak için çok erken, ölümsüz olmak için fazla insansın. Yaşın gelince, o da sana bahşedilecek. Düşlerin gerçek olacak o gün, kurbanların daha da büyüyecek. Fakat şimdi gençliğini feda etmen gerek, ancak o zaman bu hakka sahip olabilirsin. Büyüyebilir, uzaklara varabilirsin böylece. Dünya'yı dolaşabilir, onu boynuzlarında tutan öküzün gerçek olup olmadığını anlayailirsin. Belki de adı Atlas'tır, omzu ağrımıştır ve biraz da sen tut diyecektir. Ona bir oyunun var mı, sana vereceği görevi kaldıracak gücün var mı? Ya bırakıp giderse seni öyle, ya dünyanın yükü hep omuzlarında kalırsa? Altın elmayı almak için değer mi sence? Altın elma nedir, ün müdür yoksa para mı, belki de çevreni saran dolu güzel kızı kastediyorlardır. Isırdın mı elmayı, nasıldı tadı, çürüktü değil mi? Eh normal, sonuçta milyonlarca yıldır o ağacın dalında asılı, dışındaki altın kaplama bile koruyamadı içindeki canlılığı. Oh hayır, tükürme sakın onu. Onu yutman gerek, o senin başlangıcındır, senin için en zehirlisidir, aynı zamanda en yararlısıdır. Değersiz ölümlü bedenden kurtulurken özgür bırakacağın kocaman bir ruhun var. Ruh kavramına inanır mısın Henrich? Sen bir hristiyan, bir müslüman ya da yahudi değilsin değil mi, Ermeni bile olsan? Hiçliğe inanıyorsun, ölüm senin için mutlak yok oluş demek. Oh ne yazık, ölümsüzlük de bir dahaki sefere artık.
Korkuyordu, evet, çok korkuyordu. Hayatında ilk defa bakanlığa bu amaçla geliyordu. Fakat korkmuyor taklidi yapmak çok kolaydı. Tertemiz, iyi niyetli, kusursuz yüzünde tatlı, hafif utangaç bir gülümseme ile korkusunu maskelemek kolaydı tabi. Tabi Nils'deki işve, etkileyicilikten eser yoktu bu gülümsemede. Ayrıca yakalanma ihtimali olursa kendisini kollayacak bir arkası yoktu sevgili genç baş şifacıları gibi. İkisini de kıskanıyordu bu açılardan. İşin garibi ikisinin de aynı yaşta olmalarıydı. -Belki evlenebilirlerdi de, uyarlardı birbirilerine- Gene de kendine göre bir kaç numarası olmadığını kimse iddia edemezdi. Derin bir nefes aldı etrafa çaktırmadan, sanki güzel bir koku almış da aşkla soluyormuş gibi görünüyordu dışarıdan bakana. Gözlerini hafifçe kısıp, başını dik tutarak etrafa baktı hemen ardından. Etraftaki kalabalık arasında yavaş adımlarla, adeta sıradan bir işi hallettirecek bir büyücüymüşcesine volta attı etrafta. Bazı tanıdıkları vardı elbette. Ancak o bazılarını bilerek tanımazdan geliyordu. Zira tanışıyor olmaları başlangıçta şüphe uyandırmasa da görevleri zincirleme tamamlamalarına büyük bir engel olurdu. Yüzüne takındığı tatlı ifadeyi ciddileştirdi daha sonra. Buraya ilk defa geldiği her halinden belli olan heyecanlı genç izlenimine artık ihtiyacı yoktu. Burası oldukça boştu. Boş olması garip gelmişti fakat bu işine gelirdi doğrusu. Bunun nedeni malumdu. Gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı. Bunu yaparken deminden beri konsantre olduğu Zihinbend büyüsündeki istikrarını azaltmamaya çalıştı. En ufak açıkta ayvayı yerdi. Bunu hiç de istemezdi doğrusu. Hatta liderleri olan kişi hiç mi hiç istemezdi. Buradan kurtulsa bile beceriksizliği yüzünden sonu gelirdi. Zaten melez bir örgütteki büyücü olması yüzünden pek gözde biri olduğu söylenemezdi. Bir çok kişi onun taraf değiştirmeye her an hazır olduğunu düşünüyordu, belki lider bile... Bu konuda onlara hak veriyordu doğrusu. Diğerlerinin aksine kendisinin başka seçenekleri vardı. Birden fazla seçeneği olan, özgür insanlara bu tarz örgütler asla güvenmezdi ve bu tarihler boyu hep olmuştu. Biraz nefeslenmek için gücünü biraz kısıtıladı. Bu esnada tamamen ve tamamen Jamie'ye ve o tatlı gülümsemesini düşünmeye odaklandı. Farklı düşünceye odaklanmak zihne engel çekten kolay geliyordu. Yaşı biraz daha ilerlediğinde belki bu kadar zorlanmazdı ama şimdi bu yetenekleri kullanamayacak hale gelmemek için arada dinlenmesi gerekiyordu.
Yerlere bir palto gibi uzanan cübbesinin önünü kapattı, ardından kapıya yaklaştı ve iç cebinde taşıdığı belgeleri çıkardı. Derin bir nefes alıp da her iki güce de odaklanarak içeri daldı. ''Bayan Myska, başkana imzalatmam gereken evraklar için önce size gelmemi söylediler.'' dedi ona kocaman bir gülümseme ile. Sarışın cadının yüzüne bakamıyordu bile. Gözlerini utangaç bir şekilde kağıda ve kızın ellerine dikmişti. Odaklanması için bu gerekliydi. Birazdan hazır olunca onun zihnine ulaşmaya çalışacak, gözlerine odaklanacaktı en kolay giriş için. Cadının olduğu masaya yaklaştı ve önüne kağıtları koydu. Tam o sırada bakışlarını kaldırdı ve ela, çekik gözlerini kızın tam gözlerine dikti. Fakat bunu beceremediğinden mi, yoksa başka şeyden dolayı mı, pek başaramamıştı aklında yabancı düşünceleri duymayı. Onun bildiklerini bilmek, onun gözlerinden kendine bakmak için odaklanmaya çalışıyordu ama hayır, tık yoktu. Bu beceriksizliği kendisini sinirlendirmişti. Fakat gülümsemesini yok etmedi. Biraz gerginleşse de halen sevimliliğinden bir şey kaybetmemişti. Cadı evrakları incelerken sabırsızca iç çekti. Sıkılmaya başlamıştı açıkçası, zaten devlet dairelerinden de, evraklardan da nefret ederdi. O daha çok hastaların, iksirlerin, ısırıkların adamıydı ve elbette ki de De Vries'in tehlikeli, özen isteyen işlerinin. Kendisini diğer elemanlardan ayıran tek özelliği de buydu işte. ''Teşekkürler.'' dedi evrakları geri alırken. En azından Sihir bakanının gittiği yere gidebilirdi bu evraklar sayesinde. (Bunlara herhangi bir kara büyü koymamıştı) Cadının yemyeşil gözlerine sıcak bir bakış attı, ardından iyi günler dilekleri ile odasından çıktı kızın. Aklına sonradan dankladı kızın Zihinbend özelliği olabileceği. Kendi kendine güldü, biraz da deli gibi. İçeride o kadar gerilmişti ki bunu hiç düşünmemişti bile. Ondan bilgi sızdırmanın tek yolu onu orada kıskıvrak yakalayıp cisimlenmek, ardından ona işkence yapmak olurdu büyük ihtimalle. Ancak görevinin tanımı içinde bunlardan herhangi biri yoktu. Zira o eylem adamı değil, casustu ve casusların etkisiz olarak kalması gerekiyordu. Evrakları geri cebine yerleştirirken yakınındaki adamın zihnine yoğunlaştı, onun aklındakileri bilmeyi istediğini düşünerek yüzüne baktı. Adam kendisine anlamsızca bön bön bakarken onun tüm günlük dertlerinin, kafasında dolanan bilgilerin teker teker, sonra ansızın hücumunu hissederken kendine güveni yeniden geliyordu. Bu biraz zorlayıcı olmuştu işte. En iyisi biraz dinlenmek için dışarı çıkmak, bir öğle yemeğinden sonra iyice toparlanıp da öyle gitmekti muhatap olacağı kişiye.
- Jeanne BoucherKonsey Üyesi, Forestier Temsilcisi
- Mesaj Sayısı : 49
Kayıt Tarihi : 20/04/12
Geri: Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
Ptsi Mayıs 21, 2012 10:44 am
Karakter adı: Jeanne Boucher
Bu yeteneği isteme nedeniniz: Karakterime oluşturduğum kurguda işime ayrayacağını düşünüyorum. Onun gibi kontrol manyağı bir kişinin Zihnin efendisi olması kurgusunu zenginleştirir. Öğrencilerle ilişkilerinde de biraz farklı bir yol kullandığı için eminim Zihnefendarlık yeteneği ona yardımcı olur bazı bilgileri alma konusunda. Elbette acı çektirmeden yana değil...
Zihinbendar/Zihinfendar: Zihnefendar
Yetenek ile ilgili örnek rpg:
Bu yeteneği isteme nedeniniz: Karakterime oluşturduğum kurguda işime ayrayacağını düşünüyorum. Onun gibi kontrol manyağı bir kişinin Zihnin efendisi olması kurgusunu zenginleştirir. Öğrencilerle ilişkilerinde de biraz farklı bir yol kullandığı için eminim Zihnefendarlık yeteneği ona yardımcı olur bazı bilgileri alma konusunda. Elbette acı çektirmeden yana değil...
Zihinbendar/Zihinfendar: Zihnefendar
Yetenek ile ilgili örnek rpg:
- Başta bir sitedeki rpdir. Umarım sorun olmaz.:
- İnce, uzun ve beyaz parmağı son birkaç dakikadır kaşının üzerinde, karşındaki adamı süzüyordu. Adamın söyledikleri dengesizdi, sanki akıl sağlığı yerinde değilmiş gibi kesik cümlelerden ibaretti. Soluk almadan anlatıyordu bazı şeyleri. Sanki söylediklerinin doğru olduğunu kanıtlamak istiyormuşçasına direk olarak Robbie'nin gözlerinin içine bakıyordu. Yalan söylediği, önceden ezberlediği bir senaryoyu anlattığı her halinden belli oluyordu. Bu soğuk kış gününde saçma sapan bir adamı sorgulamak zorunda olmaksa genç hakimin sinirlerini bozuyordu. Elindeki kahve bardağını yavaşça ahşap masaya bıraktı. Karşısındaki adamı aşağılayan bakışlarla bir kez daha süzdü bu sırada. Üzerindeki asker yeşili kıyafetler yer yer çamura batmış, atlattığı düellonun etkisiyle yırtılmıştı. Sözlerine hiç inanmıyordu, sözde yolda eşiyle birlikte yürürlerken ruh emici saldırısına uğramışlardı ve karısı ölmüştü. Komik! Böyle zırvalıklara inanmak için fazla zekiydi o. Gözlerini devirdi ve biçimli parmaklarını kaşına dayadı ve dinlemeye devam etti. Sonsuza kadar anlatacaktı anlaşılan karşısındaki adam. Daha birkaç saat önce içinde bulunduğu rahatlık sayesinde sıcacık bakan o mavi gözleri şimdi buz saçıyordu. Korkudan yaprak gibi titremekte olan adamsa gözlere bakmaya cür'et edemiyordu.
Yerinden kalktı ve adamın etrafında bir tur attı. Zavallının korkusunun kokusunu alabiliyordu. Biraz daha gerilimi arttırırsa kalp krizinden ölecekti karşısındaki adam. Histerik bir kahkaha attı Robbie. "Tamam, bu iş fazla uzadı. Senin zırvalıklarına yeterince vakit ayırdım." Ceketinin iç cebindeki asayı çıkarttı yavaşça. Karşısındaki adamın gözleri korkuyla büyümüş ve koyulaşmıştı. Robbie ise yalnızca gülümsüyordu, adamın korkusundan zevk alıyordu adeta. Asasını ona doğrulttu ve sihirli kelimeleri söyledi. "Zihnefendet!" Adamın zavallı anılarının arasında istediği gibi geziniyordu. En mahrem anılar dimağında canlanıyor, midesini bulandırıyordu. Gözünün önünden ışık hızıyla geçmekte olan görüntüler onun gibi güçlü bir adamın bile sarsılmasına sebep oluyordu. Bu kadar fazla duygu aynı anda nasıl yaşanabiliyordu ki! Asasını geriye çekti ve adamın arkasına geçip elini omzuna koydu. Ardından kulağına doğru eğildi ve tükürürcesine konuştu. "Dostum, sen bittin." Duygularının kölesi olmuş bir zavallıdan başka bir şey değildi karşısındaki. Azkaban'daki boş hücrelerden birisi daha dolacaktı anlaşılan... Aşk için fedakarlık yapanlara karşı garip bir önyargısı vardı. Tamamının aptal olduğunu düşünüyordu, istisnasız tamamı.
- Vladimir VyacheslavYönetici, Konsey Başkanı
- Mesaj Sayısı : 281
Kayıt Tarihi : 06/04/12
Geri: Zihinbendar / Zihinfendar Alımları
Paz Haz. 17, 2012 1:16 pm
Onaylandı, geciktiği için üzgünüm.
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz